Bu 7 numaranın hikayesi çok farklı....

Video yükleniyor...

Forma numarası, bir rakamın yeşil sahalarda sembolleşmesidir. 10 numara, matematikte ifade ettiği anlamların çok ötesinde bir tanımdır söz gelimi… 9 numara, 1 numara, 5 numara…
 
Rakamlar, matematik derslerinde alt alta koyup topladığımızda bize yeni sayılar olarak dönerler. Ama söz konusu futbol olunca, yanlarına efsanelerin unutulmaz yeşil saha performansları yazılır.
Her takımın tarihinde numaralar ölümsüzleşen isimleri anlatır. Taşıması, hakkını vermesi, gerçek sahibini bulması zordur. 
 
Manchester United’da bu rakam 7’dir. Sıradışı adamların kırmızı forması… 
 
Kırmızı Şeytanların 7 numaralı forması deyince akıllara öncelikle, en unutulmaz sahibi George Best gelir. Ve elbette Bryan Robson, Manchester United tarihinin kaptanlık pazubandının en uzun soluklu sahibi…
 
Biraz daha günümüze yaklaşınca, 7 numaranın bir başka eski sahibi, bir anti-kahraman yıldız; Eric Cantona
Globalleşen futbolun pazarlama dehası David Beckham’ın teri hala sıcaktır, United’ın 7 numaralı formasında.
Manchester’da ilk parıltılarını saçmaya başlayan, bugün dünyanın en büyük iki yıldızından biri, Cristiano Ronaldo’nun kırmızı 7 numaralı formayı üzerinden çıkartmasından bu yana, bu sembol forma hala sahibini bulamamıştı.
 
Bugün genç bir Hollandalı, bu ağır formanın yükünü kaldırmaya çalışıyor. Onun adı Memphis Depay.
Geçtiğimiz sezon sadece 20 yaşında, Hollanda ligi gol kralı olan ve ardından Manchester United’a imza atan Depay’ın kısa hayatının çok buruk bir hikayesi var.
 
Memphis Depay, Ganalı bir baba ile Hollandalı bir annenin oğlu. Anne-babası Memphis 4 yaşındayken boşanıyorlar ve babasını bir daha hiç görmüyor. Dedesi ve annesi ile birlikte büyüyor. 9 yaşında futbola başlıyor.
PSV’deki altyapı hocası Depay için “çok sinirli bir çocuk” notu düşmüş, değerlendirme raporuna. Memphis Depay’e terapi görmesini tavsiye etmişler. O günden beri Memphis Depay bir yaşam koçu ile birlikte çalışıyor ve öfke yönetimi terapisi görüyor.
 
Manchester United formasının arkasında Memphis yazmasını özellikle kendisi istedi, babasının soyadı olan Depay’ı kullanmaması kendi tercihi. Ayrıca çevresinde hiç kimsenin kendisine “Depay” soyadıyla seslenmesini istemiyor. Onunla röportaj yapacak olan basın mensuplarını, kulüp yetkilileri, “Depay diye hitap etmeyiniz” diye uyarıyorlarmış.
 
Soyadı ile ilgili tek bir soru kabul etmiş, cevabı da şöyle olmuş: “Bu benim hayatımla ilgili bir durum, futbolla alakası yok, bunlar farklı şeyler!”
 
Genç Memphis, romana dönüşen hayat hikayesi, sıradışı karakteri ve saha içindeki enerjisi ile United’ın özlediği 7 numarası olabilecek mi?