Vedalar her zaman zordur!

Video yükleniyor...

Bir sezonun daha sonuna geldik… Futbolun coşkulu, iniş çıkışlı maratonu bir süreliğine ara verecek ve bizler, geri döneceği günü iple çekeceğiz.

Futbol için sezon sonu bir veda değil, ancak bazı isimler kulüplerinden bazıları ise Avrupa’dan ayrılıp yeni maceralar için yelken açacaklar. Ve vedalar, her zaman zordur.
Rotasını Amerika Birleşik Devletleri’ne çeviren ve Anfield’da son kez sahaya çıkan Steven Gerrard’ın duygu dolu vedasını geçtiğimiz hafta ekrana taşımıştık. Gerrard, Premier Lig’deki son maçında Liverpool’a ağır bir mağlubiyetle veda etmenin acısını yaşadı. Kaptanlık pazubandını çıkarttı ve kırmızı formasına veda etti.
Bir başka Amerika yolcusu olan Frank Lampard ise İngiltere Premier Ligi kariyerine rekorla nokta koydu. Sezonun son maçında Southampton’a attığı gol ile Lampard, 177 golle Premier League tarihinin en golcü orta saha oyuncusu oldu. West Ham United, Chelsea ve Manchester City formaları ile 20 sezon, 177 gol, 3 takım…
Lampard’ın vedası, ilk forma bulduğu West Ham United’da ya da efsaneleştiği Chelsea’de yaşansaydı, kuşkusuz çok daha duygulu ayrılık görüntüleri sahnelenecekti. Ancak yine de yalnızca 1 sezon kiralık olarak forma giydiği Manchester City tribünleri, şimdiye dek hep rakip olarak karşılarında gördükleri Lampard’ı İngiltere’den saygı ve sevgi ile uğurladılar.
Eksik bir veda oldu Lampard’ınki…
Didier Drogba ise, Lampard’da eksikliğini hissettiğimiz vedayı, hüzünlü bir gülümseme ile yaşama fırsatını buldu. Galatasaray forması ile Süper Lig’de izleme fırsatını yaşadığımız dev adam Drogba, Chelsea’ye şampiyonluk kutlamaları ile veda etti. Arkadaşlarının omuzlarında Stamford Bridge stadını dolaşan Fildişi Sahilli yıldız, efsanesi haline geldiği Chelsea formasına, taraftarlarının önünde veda etti.

Ancak Drogba’nın vedası, yalnızca Chelsea’yeydi… O, bir sezon daha futbol oynamak istiyor. İçindeki futbol ateşi sönmeyen Didier Drogba bugünlerde kendisine yeni bir yol çiziyor. Bize ise fazla uzaklaşmamasını, gözlerimizin ulaşabileceği bir yerlerde yürümesini umut etmek düşüyor.
Bir yıldız ise oldukça uzaklara gidiyor…

Barcelona yıllar boyunca onlarca dünya yıldızını kadrosunda kattı; Ronaldinho, İbrahimoviç, Messi, Neymar… Orta sahasındaki iki isim, bu isimleri yıldızlaştırırken, Barça’nın damarlarında akan kanın merkezi oldular. Biri kalbin sağ kapakçığı, diğer sol… Biri Iniesta, diğer Xavi Hernandez’di.

Barcelonalılar kalplerinin yarısını, Xavi’yi Katar’a uğurlarken, Nou Camp’ta gözyaşı hakimdi.

Xavi’nin Barcelona kariyeri, kupa sayıları, gol ve asist istatistikleri ile anlatılamaz. 11 yaşında bir çocuğun bu formayla geçirdiği 17 sezon, kendini adamakla, aile olmakla ve her ne olursa olsun koşulsuz desteğini asla esirgemeyen yüzbinlerce Barçalının sevgisi ile anılacaktır.

Ve hiçbir ayrılık kolay olmayacaktır. Hele ki bu veda Süd Tribününe yapılıyorsa…

Jürgen Klopp, Borussia Dortmund’a veda ederken, Süd Tribünün kendisi için hazırladığı görkemli vedaya zor dayandı desek sanırız yanlış olmaz… Başarısız geçen bir sezon, sorunları bir türlü çözemeyen Jürgen Klopp’un, “bu takıma yeni bir kan lazım, ben artık doğru adam değilim” sözleri ile son viraja girmişti.

Futbol başarılara endekslidir, kazanamıyorsanız ve bu bir döngü haline gelmişse, bir şeylerin değişmesi gerekiyordur. Futbolun tabiatı bunu gerektirir.

Ancak, birlikte geçen 7 yılda, Klopp ile Dortmund arasında başlayan aşk, bu gerçeği katlanılmaz hale getirdi. Klopp gitmeliydi ama bu kolay olmayacaktı.
Süd tribünü Jürgen Klopp’a teşekkür ederken, hep güleryüzüne alıştığımız teknik adam, gözyaşlarını tutamıyordu.