"Ne zaman istersek o zaman ölürüz!"
Yayınlanma Tarihi 26 Eylül 2014 Cum 10:00
Video yükleniyor...
2013-2014 sezonun en önemli taraftar olaylarından biri olan Hull City takımının isim değişikliği meselesiydi.
Dilerseniz öncelikle hafızalarımızı tazeleyelim, neydi Hull City vakası?
Hull City’i 2010 yılında Mısır asıllı İngiliz iş adamı Assem Allam satın almıştı. Ekonomik olarak zor günler geçiren ve ciddi bir borç yükü altında kalan kulübü mali krizden kurtarmak gerekiyordu. Allam'ın aklına bir fikir geldi: Takımın ismini Hull Tigers olarak değiştirip orta doğu ve asyada pazarlanabilir bir marka haline getirmek.
Assem Allam'ın bu kararı, Hull City taraftarları arasında infiale yol açmıştı. 1990'lardaki karanlık yılları yaşamış ve takıma asla sırtını dönmemiş binlerce Hull City taraftarı, isim değişikliğine karşı çıkmak için tam anlamıyla organize bir protesto kampanyası başlatmışlardı.
"Ölene dek City" adı verilen kampanya kapsamında, sosyal medya ve internet üzerinden bir imza kampanyası başlatmışlardı. Maçlarda pankart açmış ve bu pankartın televizyon ekranına yansıdığından, taleplerini tüm dünyaya duyurduklarından emin olmak için tribünlerden maçlarda pozisyonları kovalamışlardı.
Protesto kampanyası, kulübün sahibi Assem Allam tarafından hiddetle karşılanmıştı. "Ölene dek City" sloganına "İstedikleri zaman ölebilirler, iyi futbol seyretmek istemiyorlarsa takımı bırakabilirler" ifadeleri ile yanıt vermişti. Taraftarın cevabı ise gecikmemişti: "Biz Hull City'iz, ne zaman istersek o zaman ölürüz!"
Hull City'nin isminin Hull Tigers olarak değiştirilmesi için kulüp yönetimi İngiltere Futbol Federasyonuna resmi başvuruyu yaptığında ise Federasyon kulüp hissedarları ve taraftarlara danıştıktan sonra karar vereceğini açıklamıştı. Assem Allam, federasyon isim değişikliğini kabul etmezse takımı satacağını açıklamıştı.
İngiltere Futbol Federasyonu, Hull City’nin isim değişikliğine onay vermediğini açıkladı. Kazanan, takımı için mücadele eden taraftarlar oldu.
Peki Assem Allam’ın cevabı ne oldu dersiniz? “Sözümü tutuyorum, takımı satıyorum”
Allam’ın satış kararının üzerinden aylar geçti ancak kulübe talip çıkmadı. Allam, kendisinden bekleneceği şekilde sert çıkışlarına devam etti ve eğer Hull City’i alacak kimse bulamazsa, takımı isteyen birine bedelsiz bırakacağını söyledi.
Hull City’i 2010’da 70 milyon sterline satın alan Allam, “Biz isim değişikliği kararının reddi için Cas’a itiraz etmeye gidiyoruz. Bu arada İngiliz Futbol Federasyonu kararı bir kez daha gözden geçirmeli. Eğer isim değişikliği kabul edilmez, kulübü alacak yatırımcı da çıkmazsa, takımı isteyen birine bedelsiz bırakmaya hazırım. Bu bir prensip meselesi, ben söylediğimi yaparım, gerekiyorsa paradan bile vazgeçebilirim ” dedi.
İngiltere Futbol Federasyonunun kararını değiştirmesi beklenmiyor. Öte yandan CAS, Hull City’nin Hull Tigers olarak değiştirilmesine hükmetmesi de kolay görünmüyor. Diyelim ki isim değişmedi ve Allam gitti, kulübünün adı için savaşan taraftarlar takımın yönetimini devralır mı?
Dilerseniz öncelikle hafızalarımızı tazeleyelim, neydi Hull City vakası?
Hull City’i 2010 yılında Mısır asıllı İngiliz iş adamı Assem Allam satın almıştı. Ekonomik olarak zor günler geçiren ve ciddi bir borç yükü altında kalan kulübü mali krizden kurtarmak gerekiyordu. Allam'ın aklına bir fikir geldi: Takımın ismini Hull Tigers olarak değiştirip orta doğu ve asyada pazarlanabilir bir marka haline getirmek.
Assem Allam'ın bu kararı, Hull City taraftarları arasında infiale yol açmıştı. 1990'lardaki karanlık yılları yaşamış ve takıma asla sırtını dönmemiş binlerce Hull City taraftarı, isim değişikliğine karşı çıkmak için tam anlamıyla organize bir protesto kampanyası başlatmışlardı.
"Ölene dek City" adı verilen kampanya kapsamında, sosyal medya ve internet üzerinden bir imza kampanyası başlatmışlardı. Maçlarda pankart açmış ve bu pankartın televizyon ekranına yansıdığından, taleplerini tüm dünyaya duyurduklarından emin olmak için tribünlerden maçlarda pozisyonları kovalamışlardı.
Protesto kampanyası, kulübün sahibi Assem Allam tarafından hiddetle karşılanmıştı. "Ölene dek City" sloganına "İstedikleri zaman ölebilirler, iyi futbol seyretmek istemiyorlarsa takımı bırakabilirler" ifadeleri ile yanıt vermişti. Taraftarın cevabı ise gecikmemişti: "Biz Hull City'iz, ne zaman istersek o zaman ölürüz!"
Hull City'nin isminin Hull Tigers olarak değiştirilmesi için kulüp yönetimi İngiltere Futbol Federasyonuna resmi başvuruyu yaptığında ise Federasyon kulüp hissedarları ve taraftarlara danıştıktan sonra karar vereceğini açıklamıştı. Assem Allam, federasyon isim değişikliğini kabul etmezse takımı satacağını açıklamıştı.
İngiltere Futbol Federasyonu, Hull City’nin isim değişikliğine onay vermediğini açıkladı. Kazanan, takımı için mücadele eden taraftarlar oldu.
Peki Assem Allam’ın cevabı ne oldu dersiniz? “Sözümü tutuyorum, takımı satıyorum”
Allam’ın satış kararının üzerinden aylar geçti ancak kulübe talip çıkmadı. Allam, kendisinden bekleneceği şekilde sert çıkışlarına devam etti ve eğer Hull City’i alacak kimse bulamazsa, takımı isteyen birine bedelsiz bırakacağını söyledi.
Hull City’i 2010’da 70 milyon sterline satın alan Allam, “Biz isim değişikliği kararının reddi için Cas’a itiraz etmeye gidiyoruz. Bu arada İngiliz Futbol Federasyonu kararı bir kez daha gözden geçirmeli. Eğer isim değişikliği kabul edilmez, kulübü alacak yatırımcı da çıkmazsa, takımı isteyen birine bedelsiz bırakmaya hazırım. Bu bir prensip meselesi, ben söylediğimi yaparım, gerekiyorsa paradan bile vazgeçebilirim ” dedi.
İngiltere Futbol Federasyonunun kararını değiştirmesi beklenmiyor. Öte yandan CAS, Hull City’nin Hull Tigers olarak değiştirilmesine hükmetmesi de kolay görünmüyor. Diyelim ki isim değişmedi ve Allam gitti, kulübünün adı için savaşan taraftarlar takımın yönetimini devralır mı?
