Bu çocuk daha çok 'Tufan' çıkaracak!

Video yükleniyor...

Her minik futbolcu, okul takımıyla maçlara çıkarken aynı hayali kurmuştur.

Büyük takımlardan hocalar izlemeye gelse, yeteneklerini fark etse, o büyük takıma imza atıp profesyonel futbolcu olsa?
Herkesin hayali  gerçek olmaz ama,  gerçek olanların hayatı bir rüyaya dönüşebilir...
Bursasporlu genç Ozan Tufan, işte bu hayali senaryonun gerçek kahramanı.
Dokuz yaşında, Bursa’nın Harmancı ilçesinde okul takımı ile katıldığı bir turnuvayı izlemeye gelen Bursaspor efsanesi Ersel Altıparmak küçük Ozan’ın doğuştan gelen yeteneğinin farkına varır..
Özenli bir takibin ardından Ozan 10 yaşına geldiğinde, Ersel hocasının büyük ısrarıyla Bursaspor’a imza atttırılır ve altyapıda futbol eğitimine başlar..
Ozan’ın zafer yollarına ilk taşlar döşenmeye başlamıştır..

1995 Yılında dünyaya gelen Ozan, maden işçisi bir babanın oğlu ve hayatın çok da kolay akıp gitmediği bir dünyada büyüdü. 

"Babamın durumu fazla iyi değildi; ağabeyim müzikle uğraştığı için gitar istiyordu. Şimdi babam bana krampon mu alsın, ağabeyime gitar mı alsın? Birinden birini tercih etmek zorunda, çünkü ikisini birden denkleştiremiyoruz. Babam da oyunu benden yana kullandı."

Futbol oynamak çok keyifliydi, eğlenceliydi ama henüz çok küçük yaşlarda anlamıştı ki futbol aslında bir oyun değil, bir işti.

Çok çalışmak, yeteneklerinin üzerine çıkmak zorundaydı. 
Çalışıyordu ama bir yandan Ozan’ı büyük bir şanssızlık bekliyordu. 
Umulmadık bir zamanda tam kariyeri başlayacakken sakatlandı. Doktorlar yürümesini dahi yasakladılar. 
Rüya Kabusa dönüşmüştü...

Tedavi süreci, yeniden toparlanması, kadroya girebilmesi tam 2 yıl sürdü. Genç Ozan henüz başlamamış futbol kariyerinin ilk büyük sınavını verdiğini, zaman geçtikten sonra anlayacaktı.

"Bu iki yıl içinde futbolu bırakmayı çok düşündüm. Diğer taraftan "Futbolu bırakırsam yapacak başka bir şeyim yok ki" diyordum. Babam bana o kadar güvenmiş, ağabeyime gitar almamış, bana krampon almış; mecbur gidip gelmek zorundayım. Ailemi hiçbir zaman mahçup etmek istemedim. Beni onca zaman Bursa'ya götürüp getirdiler. Futbolcu olup onların kaderini değiştireceğime inandılar. Onları yarı yolda bırakamazdım. Ailemin umuduydum ben. O yüzden sıkı sıkı sarıldım futbola."

Kendisi dahil, hemen herkes Ozan Tufan’dan ümidi kesmişti. Bu denli uzun bir sakatlıktan geri dönmesi çok zordu. Ama başardı. İlk kez 2012-2013 sezonunda Bursaspor A takımı kadrosunda yer buldu. Yeşil-beyazlı formasıyla sahaya çıktığı ilk maçında ise tarihe geçti; UEFA Avrupa Ligi 3. eleme turunda Finlandiya ekibi Kups Kuopio karşısında takımının 6. golüne imza attı, “Avrupa Kupaları’nda gol atan en genç oyuncu” oldu. 

"Açıkçası kimse o anda aklımdan geçmedi. Ağlamışım o esnada, onu bile hatırlamıyorum. Maçtan sonra otobüsün yanında annemi gördüm. "Ben bile buralarda gezinmeye çekinirken sen nasıl girdin buraya anne" dedim. Annem "Golü atan benim oğlum" deyip girmiş, sarıldık. Maçtan önce kendime bir söz vermiştim. Top toplayıcılık yaparken abilerden forma isterdim, vermezlerdi. Formamı isteyen ilk kişiye verecektim. Maçtan sonra hocalarımızdan biri gelip “Formanı kimseye verme, müzeye asacağız” dedi.
O gün formamı isteyenlere veremedim ama ondan sonra çoğu kez verdim. 
Şimdi abilerin derdini daha iyi anlıyorum."

"Daum’un gönül gözüyle ilgilenmediği, hatta A2 takımına gönderdiği Ozan’ın kaderi geçen sezonun son sekiz haftasında İrfan Buz’un göreve gelmesiyle şekillenmeye başladı..
Ozan Tufan 19 Mayıs 2013’te Gençlerbirliği-Bursaspor maçının 79. dakikasında oyuna girerek, Spor Toto Süper Lig kariyerine başladı..
2013-2014 sezonunda 7 karşılaşmanın 6’sında ilk 11’de yer buldu, 623 dakika oynadı. Bu dönem Fatih Terim’in dikkatini çekmeyi başardı ve milli takıma gidip ay yıldızı göğsüne taktı.  
Amerika Turnuvası dahil dört maçta A Milli takım forması giydi. Terim’in güvenini hissettikçe yeteneklerini ve sosyal cesaretini artırıyordu..

Son olarak beşinci milli maçında Danimarka’ya attığı son dakika golüyle Türkiye’nin gündemine hızlı bir giriş yaptı.

Savunmanın sağında, stoper mevkiinde oynuyor ama esas kendini iyi hissettiği yerin ön libero olduğunu söylüyor..
Tufan bu günlerde çok yakın arkadaşı Enes ünal ile birlikte Bursa’nın gururu..Volkan, Sercan gibi Vakıfköy’den yetişip şampiyonluk yaşamış ağabeylerinin yolundan gitmeyi hedefliyor..

Önce ailesi, Bursaspor taraftarı ve sonra kısa bir süre önce aramızdan ayrılan, onu keşfeden hocası Ersel Altıparmak hocaya kendini ispat etmek zorunda..

Ozan Tufan Anadolu’nun dört bir köşesinde altyapılarda futbolcu olacağı günün hayallerini kuran küçük kardeşlerine “hayal etmek yetmez çalışmak lazım” diye seslenen, omuzlarındaki yükten korkmayan bir kahraman. 
Tutkumuz Futbol Bursa’nın mütevazı Harmancık ilçesinden yola çıkan, hedefi yükseklere koyan bu genç çocuğun ayak izlerini sürmeye devam edecek..